:

:

:

KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİNE DAHA ÇOK İHTİYACIMIZ VAR

28 Şubat 2020 Cuma 11:06
Mehmet AKTOPRAK

Türkiye yaşadığı depremlerden ders çıkartmalı! Çıkarttı mı? Bu soruya cevap verecek kişi ve kişiler olmalıdır… Tarsus eski bir kentin oluşumunu her yanı ile taşıyor. Tarihi kent olmasının taşıdığı evlerin yaşları artık! Devrini bitirdiler… Tarsus, bu konuda da şansızlığı sürüyor. Dua Tepe Mahallesinde üç yıl önce yapılan çalışmaların sonucunda Dört Mevsim İnşaat Firması ile ev sahipleriyle anlaşmalar yapılmıştı… Ancak yerel seçim sonucunda Belediye Başkanı CHP olunca; tekrar belediye ile tekrar görüşmeler başladı. Bir yandan da malikler arasında davalar sürüyor… Bu nedenlerle bir türlü inşaat başlatılamadı. Ancak Suriyelilerin barındığı bu mahallede evlerin yakılması ile yaza doğru yıkımlar sonucunda temeli atılması bekleniliyor…                                                                                                            

YÜKLEYİCİ FİRMALARIN DAHA ÖNCE YAPTIKLARI İŞLERE RİKS RAPORU SİCİLİ DİKKATE ALINMALIDIR… 

İNDER Yönetim Kurulu üyelerinin katılımıyla düzenlenen “2020 Vizyonu” değerlendirme toplantısında İNDER Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, “Kentsel Dönüşümü kar amaçlı rekabete sürükleyen ve kat maliklerine yerine getirilmesi mümkün olmayan taahhütlerde bulunan yükleyici firmalara ve diğer kat maliklerin can güvenliğini riske atarak kişisel çıkar peşinde olan birkaç malikle engel olacak yeni bir yönetmenliğinin çıkarılması içinde yeni bir düzenlemelere ihtiyaç vardır.”dedi. Bilinen bir gerçek olan depremin değil, çürük binaların dikkate alınmalıdır... Durbakayım, sözlerine şöyle devam etti” Ölümlere ve yaralanmalara sebep olan çürük yapıları inşa edenlere ve inşaat ettirenlere; insan hayatına son verenlere aynı ceza verilmelidir. Daha önemlisi daha önce yapılan binalarda riskli rapor verilen yükleyici firmaların yükleyici firmaların siciline işlenmelidir.”  Bir yandan yükleyici firmaların bu konuda daha dürüst çalışmasını teşvik edebilir… İnşaat Sektöründe çalışan o kadar çok firma var! Bu konuda ciddi çalışmaları sayesinde aranan firmaların birçoğunun uluslar arası iş yapmaları gösterebiliriz… Son dönemde ortaya çıkan yükleyici firmaların “kapkaç” olaylarına yakın olmalarının sıkıntılara ve sorunlara neden olmasıdır. Bu inşaat sektöründe çalışan “Yükleyici Firmalar” denetleniyor mu? Olmayacağına göre; çürük yapıları yapan yükleyici firmalar sıkı kontrol ediliyor mu? İnşaat sektöründe “yükleyici””usta”,” dozerci” ve diğer ara işçileri kontrol ediliyor mu?                                 

Parası olanın inşaat sektöründe firma sahibi olabiliyor! Dünya’da inşaat sektörü böyle mi çalışıyor… İnşaat malzemelerinden çalan ve planda değişim yapanları tespit etmek için ne gibi kontroller yapılıyor? İnşaat Sektöründe yapılması gerekli ciddi yasalara ihtiyacımız olduğu gerçeklerini göz ardı edilemez! Depremler, bu konuda yükleyici firmaların ciddi olarak kontrol edilmediğinin bir göstergesi oluyor…                                                                                                                                                                                              

İNŞAAT SEKTÖRÜNDE 2 MİLYON STOK VAR…                                                                                                                         

Türkiye genelinde 1 milyon bitmiş ve 1 milyonu hala devam ediyor… Bu stok 5 yılda erimesi mümkün görülüyor. AKP iktidarının inşaat sektörüne verdiği destek küçümsenemez… Şuanda ülkemizde 1milyon satılık ev olduğu ve 1 milyon inşaatın devam ediyor. Bugün İstanbul gibi dünya kenti olan 50 bin ile 60 bin dolara ev alınması mümkün görülüyor… Türk İnşaat Sektöründe konut sektöründeki ucuz olması nedeniyle, ilgi görüyor… Bilhassa, Müslüman ülkelerin vatandaşları Türkiye’yi tercih etmeleri konutların daha ucuz olması açısından tercih ediliyor. Son dönemde Türkiye’ye Çinli ve Arap yatırımcılar tarafından ciddi sayıda konut aldığı belirleniyor…

İstanbul’da gökyüzüne yükselen çok katlı binaların bir deprem halinde sağlam kalacağı garantisi var mı? Son günlerde depremlerin meydana gelen inşaat rezaletini görmemek ve evlerin çökmesini depreme bağlanmakla işin içinden çıkılması halinde sorunu çözmemiz mümkün görülmüyor! Türk lirası zayıf olunca(!) Gelinen noktayı anlamak için AKP Belediyelerinin bu konuda yükleyici firmalara destek verdiği biliniyor… “Al ve Ver “ prensibi sayesinde Türkiye’de inşaat sektörü programsız çalışmasının cezasını çekmeye devam edecek gibi görülüyor…                                                                                                                                                               

GÜNÜN SÖZÜ: Depremleri küçümsemek konutları kurtarmaz! İnşaat sektörü ciddi çalışmalarını modern inşaat sektörüne yansıtmaları sayesinde başarılı olabilir! (Mehmet AKTOPRAK

Bu yazı toplam 4837 defa okunmuştur.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın diğer makaleleri
Yeni Doğuş Gazetesi ©1986 - Tüm Hakları Saklıdır, Kaynak Gösterilmeden İçerik kopyalanamaz.
Oluşturma süresi(ms): 1