:

:

:

Bizde empati bitmiş de, sizde varsa biraz alabilir miyim?

20 Şubat 2019 Çarşamba 08:58
Nükte Gündoğdu

Empati. Zihni boşaltarak tüm varlığımızla dinlemek. Başkalarının yaşadıklarına saygı duyup tüm yorum ve yargılarımızı bir kenara koyarak anda olabilmek. Empati kurarken, olayı yaşamış olmamız da gerekmiyor. Olayları yaşamayla değil, anlamaya çalışmakla ilgilidir empati.

Biz ne yapıyoruz? Karşımızdakinin çoğu zaman ihtiyacı olan, tarafımızca gerçekten dinleniyor olmakken, biz zaman zaman öğüt veriyor, ders veriyor, hikâye anlatıyor, zaman zaman ise oyalıyor, sempati kuruyor ya da teselli ediyoruz.

Oysa karşımızda duygularının anlaşıldığını, ricalarının duyulduğunu ve ihtiyaçlarının görüldüğünü bilmek isteyenler var. Karşımızda lütfen beni derinlerimde duy diyenler var.

Peki, bu söylenip yazıldığı kadar kolay mı? Önce kendimizden başlarsak neden olmasın.                              

Empati, önce kişinin kendisine gerekir. Kendi empati ihtiyacımızı karşılayamazsak, başkasının ihtiyacı için anda, onunla olamayız. O yüzden Konfüçyüs’ün dediği gibi “Evimizin eşiğini temizlemeden, komşumuzun damındaki karlardan şikâyet etmeyeceğiz.”

Düşünsenize, kendimize peşin hükümler vermeden, kendimizi belli bir kalıba sokmadan, ihtiyacımız olanı anlamaya çalıştığımız, meselemize değil de duygularımıza odaklanıp, içimizden geçen asıl ricalarımızı keşfettiğimiz bir yaşam, iyi olmaz mı? Yeni bir pencere açılmaz mı hayatımızda? Tüm düşüncelerimizden sıyrılıp, duygularımızın derininde neye ihtiyacımız olduğunu anlamak netleştirmez mi ruhumuzu? En azından denemeye değmez mi?

Daha sonrasında, sözleriyle değil belki ama davranışlarıyla buna ihtiyacı olduğunu hissettiğimiz, psikolojik acılarla boğulmuş ya da anlaşılmadığını düşünen kim varsa, kendimize duyduğumuz empati, onlara empati sunabilme yeteneğimiz olarak hayat bulacak. Aslında sosyal birer varlık olan bizler, topluma fayda sağlamış olacağız.

Birey olarak hepimizin sorumluluğu var. Bir arada huzurla, güvenle yaşamamız için, güçlü iletişim kurma yolunda elimizi taşın altına koymalıyız. Sen öyle yaptın, ben böyle yaptım diyerek yerimizde sayarız sadece. Sayıyoruz da. Neden bir gün daha akıp geçsin zaman bir fazlasını anlamadan. Hadi gelin başlayalım. “Bizde empati bitmiş de, sizde varsa biraz alabilir miyim?” gibi bakan gözleri umursayarak başlayalım.

Bu yazı toplam 2844 defa okunmuştur.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın diğer makaleleri
  • Dişçi Koltuğu14 Kasım 2019 Perşembe 11:15
  • Bir de Şuradan Bak31 Ekim 2019 Perşembe 10:49
  • Sonrası mı? Çorap söküğü!24 Ekim 2019 Perşembe 10:24
  • Yöneten Ben17 Ekim 2019 Perşembe 17:15
  • DİNLE VE ONAYLA3 Ekim 2019 Perşembe 11:06
  • Merhaba, Bir Paketiniz Var!25 Eylül 2019 Çarşamba 11:49
  • Yeni Şeyler Aslında6 Eylül 2019 Cuma 11:17
  • Su Gibi Ol Dostum8 Ağustos 2019 Perşembe 11:22
  • Hayallerinden mi Öğrendin yoksa Hayal Etmekten mi Vazgeçtin?1 Ağustos 2019 Perşembe 09:17
  • Aynada görünmeyeni anlatmak ister misin?19 Temmuz 2019 Cuma 08:40
  • Şu anki Zor Karar Geleceğin Teşekkürü Olur 27 Haziran 2019 Perşembe 10:58
  • İçimdeki Kuyudan Suyu Çekiyorum20 Haziran 2019 Perşembe 10:42
  • Sen Sana Ses Ol12 Haziran 2019 Çarşamba 09:44
  • Gör Beni, Duy Beni, Kokla Beni, Dokun Bana, Tat Beni29 Mayıs 2019 Çarşamba 09:38
  • Bir Canlı Olsan, Hangisi Olmak İstersin?22 Mayıs 2019 Çarşamba 08:47
  • Konfor Alanımın Konforsuzluğunu Keşfeden Meraklı Ben9 Mayıs 2019 Perşembe 10:08
  • Ya Göğsüme Çarpan Hava Olmasa, Nasıl Uçardım?2 Mayıs 2019 Perşembe 10:45
  • Ayaklarını çırptın gördün mü?24 Nisan 2019 Çarşamba 08:48
  • ÇATI KATINDA SAKLI KALMIŞ SANDIK10 Nisan 2019 Çarşamba 07:56
  • Bir Şeyi 40 Kere Söylersen Olur3 Nisan 2019 Çarşamba 08:36
  • Yeni Doğuş Gazetesi ©1986 - Tüm Hakları Saklıdır, Kaynak Gösterilmeden İçerik kopyalanamaz.
    Oluşturma süresi(ms): 1