Tarsus Belediyesi Kaleburcu deresini ıslah etti. Bununla da yetinmedi, derenin her iki yanını kilit taş döşedi.
Ayrıca derenin batı yanında bir bölümü araç trafiğine kapattı. Buraya spor aletleri yerleştirdi, kameriyeler yaptı, küçük bir semt parkı ortaya çıkardı.
Böylece çevre sakinlerinin yürüyüş yapabileceği, spor aletleriyle çalışabileceği, dinlenebileceği, çocuklarına hava aldırabileceği bir alan yaratmış oldu.
Elbette bütün bunlar övülecek çalışmalar.
Fakat şimdi aynı belediye araç trafiğine kapattığı alanı trafiğe açtı. Bu kadarla da kalmadı, orasını pazar yeri yaptı. Parktaki çimlerin üzerinde, spor aletlerinin arasında, yürüyüş yolunda artık her hafta pazar kuruluyor.
Şehrin gürültüsünden, kargaşasından uzak, sakin bir yer bulmuş olmanın sevinciyle orada yeni yapılan apartmanlardan daire satın alan bazı hemşerilerimiz tam bir hayal kırıklığına uğramış durumdalar.
Daha ötesi de var...
Çevre sakinlerinden öğrendiğime göre, sabahları Kaleburcu deresi boyunca yürüyüşe çıkanlar yol boyunca koyun pislikleriyle karşılaşıyorlar.
Cemrelerin düşmesiyle tazelenen çimler damek ki başka türlü iştah kabartmış.
Bu durum çevrede küçük çaplı da olsa ağıl olduğunu veya en azından evlerde küçükbaş hayvan beslendiğini gösteriyor.
Halk sağlığı, hijyen, mijyen deyip lafı uzatmadan, bu tablonun “Dünya Şehri Tarsus”a yakışmadığını söylemekle yetinip geçelim.