Tarsus'ta CHP'liler kendilerini zincire vurduktan sonra baret takıp ellerinde kazmayla Soma'da yaşanan maden faciasını protesto etti.
Maden işçilerini simgeleyerek kafalarına taktıkları baretleri ve ellerinde kazmalarıyla Yarenlik alanında yürüyüş düzenleyen CHP'liler, Saat Kulesi önünde Manisa'nın Soma İlçesindeki kömür madeni faciasında hayatını kaybeden işçilerin yaşadıklarını ortaya çıkarmak isteyerek, olayı protesto ettiler.
Burada yönetim kurulu üyeleri ve belediye meclis üyeleri ve çok sayıda partili ile beraber SOMA maden katliamında, yüzlerce emekçiyi madene,toprağa gömmenin hüznü ve öfkesi içerisinde olduklarını söyleyen CHP Tarsus İlçe Başkanı Ali İlk, "Ulusal Kurtuluş mücadelemizin başlangıcı 19 Mayıs 2014’de hüzünle kutladık.
Bugün kömür karası bir yastayız.SOMA,maden katliamında,yüzlerce emekçi kardeşimizi madene,toprağa gömmenin hüznü ve öfkesi içindeyiz.
SOMA katliamının faillerini biliyoruz.Dünya,insana yatırım yaparken,AKP iktidarı ölüme yatırım yapıyor.SOMA’da yaşanan bir doğal gaz afeti değildir.Kaza dedikleri,göz göre göre gelen bir katliamdır.Bu katliamın faili özelleştirme ve taşeronlaştırma politikalarını hayata geçirenlerdir.
Yıllarca kamu eliyle üretimin yapıldığı bu sahalar özel sektöre devredildikten sonra iş cinayetlerinde patlama yaşanmıştır. 2002 yılından, 2014 yılına kadar kömür madenlerindeki iş cinayetlerinin yüzde 50 artış göstermesinin nedeni özelleştirme,taşeronlaştırma sonucu çalışan işçi sayısının üçte bir oranında azalmasıdır.Katliamın faili,çalışan işçi sayısını bilmeyen ancak "işletmede her tür önlem alınmıştı"diye açıklama yapan zihniyettir.
Katliamın faili,15 yaşında çocuğun ölüm haberinin geldiği madenle ilgili,’’mevzuatta aykırı durum olmadığını ‘’açıklayan çalışma bakanlığı ve hükümettir.Katliamın faili,yapılan uyarılara rağmen,SOMA’da iş cinayetinden kurtulan emekçilerin tedavisine dönük,devlet tarafından yapılmış özel bir sağlık birimi kurmayanlar,hastanelerde yanık ünitesi açmayı ‘’maaliyet’’olarak görenlerdir.
Katliamın faili,iş sağlığı ve güvenliği yasasıyla bu alanı da özelleştiren tüm uyarılarımıza rağmen,bu alandaki denetim yetkisini bağımsız emek ve meslek örgütlerine vermeyi reddeden AKP hükümetidir.Katliamın faili,daha önce madenlerde yaşanan iş cinayetleri sonrası’’güzel öldüler’’’’bu mesleğin fıtratında ölüm vardır’’diyerek yeni katliamları mefrulaştıran AKP hükümetidir.Katliamın faili,SOMA madenlerindeki iş cinayetlerinin araştırılması ile ilgili partili milletvekillerimizce verilen önergeyi 6 ay boyunca gündeme almayanlardır.
Sadece geçtiğimiz sene 9 iş cinayetini yaşandığı SOMA madenleriyle ilgili önergeyi,kamuoyunun ve tüm dünyanın gözlerine baka baka yalan söyleyen Başbakan ve AKP’ li vekillerdir.
Katliamın faili,kömürün maliyetini 130 dolardan 23 dolara indirdiklerini övünerek anlatan AKP yanaşması işverendir.130-140 dolardan 28 dolara indirilmiş maliyetin tamamı iş güvenliğine ilişkindir ve kömürün maliyeti emekçi canıyla,emekçi kanıyla düşürülmüştür.Taşeron çalıştırmayı yasaklamayan,madenleri yeniden kamulaştırmayan,iş güvenliği yasasını çöpe atıp,tüm denetim yetkisini emek ve meslek örğütlerine vermeyenler,yeni katliamlar için yola devam ettiklerini ilan etmiş olacaktır.
Kurulduğu günden bu yana emeğin,alın terinin,açık karşıtlığını,en küçük demokratik talebin devlet terörüyle bastırılmasını alışkanlık edinmiş AKP iktidarına buradan sesleniyorum.Kanunsuz emirlerle,faşist uygulamalardan vazgeçmeni,Türkiye Cumhuriyeti’nin hukuk devleti olduğunu hatırlatıyoruz.Özellikle gezi direnişinden bu yana,son SOMA Maden cinayetini kınayan ve demokratik taleplerini yükseltmeye çalışan halka uygulanan şiddeti,asla unutmayacak ve affetmeyeceğiz.Güvenlik görevlilerimize düşen görev,halkın polisi olmak ve kanunsuz emri uygulamamaktadır.
Emekçi katillerini affetmeyeceğiz,unutmayacağız,hesap sormak için de mücadelemizi yükselteceğiz."dedi.
