:

:

:

25 Gaziye Milli Mücadele Madalyası ve Beratı Verildi

KKTC Mersin Başkonsolosu Zaliha Mendeli, “Takdim Edilen Madalyalar Bizim Sizlere Minnet Borcumuzdur”
Tarih: 10 Aralık 2019 Salı 11:12
25 Gaziye Milli Mücadele Madalyası ve Beratı  Verildi
Yazı Boyutu:
Metni küçült
Metni büyüt

Tarsus’ta Kıbrıs Barış Harekatı'na katılan 25 gaziye, 'KKTC milli mücadele madalyası ve beratı' verildi.

Tarsus Ticaret ve Sanayi Odası’nda düzenlenen etkinliğe Kaymakam Kadir Sertel Otcu, Garnizon Komutanı Yüzbaşı Şükrü Uzundağ, Emniyet Müdürü Ercan Elbir, Jandarma Komutanı Yüzbaşı Ahmet Boyacıoğlu, Cezaevi Tabur Komutanı Binbaşı Mahmut Erin, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ruhi Koçak, KKTC Mersin Başkonsolusu Zaliha Mendeli ve Muharip Gaziler Derneği Başkanı Rasim Yuvarlakoğlu ve gaziler katıldı.

Kaymakam Kadir Sertel Otcu, etkinlikte yaptığı konuşmada, Kıbrıs Barış Harekatı'na katılarak bu haklı gururu kendilerine yaşatan Kıbrıs gazilerine bu madalya ve beratları tevcih etmekten gurur duyduğunu, Tarsuslu gazilere madalya ve beratlarının takdiminde ise kendilerini yalnız bırakmayan KKTC Başkonsolosuna ise teşekkür etti.

Kaymakam Otcu, 1974 yılı ve öncesinde Kıbrıslı soydaşlarımıza katliam yapıldığını belirterek, “Kıbrıs Barış Harekatı sırasında şehit ve gazi olan soydaşlarımızı şükran ve minnetle anıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti 1974 yılında Kıbrıs’a çıkarma yaparak soydaşlarımızı kurtardı. 45 yıl aradan sonra Tarsus Belediye Başkanına Kıbrıslı gazilerimizi Kıbrıs’a göndermeyi önerdim ve kabul etti. 45 yıl aradan sonra Kıbrıslı gazilerimizi eşleriyle birlikte Kıbrıs’a gönderdik. Şehitlerimizi rahmet ve minnetle anarken, Gazilerimize de sağlıklı bir yaşam diliyoruz” dedi.

KKTC Mersin Başkonsolosu Zaliha Mendeli ise konuşmasında, Türkiye Cumhuriyeti'nin farklı il ve ilçelerinde Kıbrıs gazilerine verilmek üzere madalya törenleri düzenlendiğini, kendisinin ise bugün Tarsus’taki gazilere madalya ve beratlarını vermek için bulunduğunu söyledi.

KKTC Mersin Başkonsolusu Zaliha Mendeli, “Kıbrıs Barış Harekatı’nın,45. yılına geldiğimiz bugünlerde Kıbrıs Türkünün mücadelesi ve Türk askerinin adaya gelmesi sonucunda, Doğu Akdeniz’de stratejik öneme sahip Kıbrıs, bir Rum adası olmaktan ve Yunanistan’a bağlanmaktan kurtulmuştur.

Allaha şükür olsun ki, Kahraman Türk askeri adaya geldi ve bizler de bu günlere ulaştık.Bu günlere ulaşmamızda bizlere güç veren Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve halklarına şükranlarımı sunarım.

Sizlere, Kurucu Cumhurbaşkanımız merhum Rauf Raif Denktaş’ın konuşmalarında sıkla kullandığı ‘Savaş görmeyenler barışın, devletsiz kalmayanlar devlet kurmanın anlamını bilmezler’ sözünü anımsatmak isterim.Bu sözden hareketle bizler, Kıbrıs Türk Halkı olarak, savaşı da devletsiz kalmayı da gördüğümüzden anlamını da çok iyi biliyoruz.

1960 yılında kurulan ortaklık devletinden, 1983’e, kadar uzanan yolda, Kıbrıs Türk Halkı’nın verdiği çetin mücadeleyi unutmamız mümkün değildir.

1960’lı yılların başından Kıbrıs Barış Harekatı’na kadar geçen sürede, EOKA zihniyetinin, Kıbrıs Türkleri hedef alan alan kanlı saldırıları, köy baskınları ve Lefkoşa Kumsal olayları, tarihe kara bir leke olarak kazınmıştır.

Kıbrıs Türk Alayında doktor olan Binbaşı Nihat İlhan, 24 Aralık 1963 gecesi görevi başındaydı ve yaralı Türklere bakıyordu. O gece Cani Rumlar Lefkoşa’nın Kumsal semtinde, Binbaşı Nihat İlhan’ın, evine baskın düzenlediler. Rum saldırganlar, Binbaşı İlhan’ın Kutsi, Murat ve Hakan isimli üç çocuğu ile eşi Mürüvvet Hanımı saklandıkları banyoda küvetin içinde kurşun yağmuruna tutarak, katlettiler. Kumsal katliamında Binbaşı İlhan’ın ailesinin katledilmesinin yanı sıra 35 kişi de yaralanmıştı.

Tarihe ‘Kanlı Noel’ diye geçen sadece bu olay bile Kıbrıs’ta çekilen acıları ve verilen kayıpları anlatmaya,içimizi sızlatmaya yetmektedir.

Sonrasında devam eden ve 1974’e kadar uzanan dönemdeki katliamlarla Türk köylerinde neredeyse nüfus kalmamıştı.
Günümüzde hala kayıplar listesinde olan ve nereye gömüldükleri bilinmeyen bir çok Kıbrıslı Türk bulunmaktadır.

Bu katliamlarda şehit olan Kutsiler, Muratlar, Hakanlar, Mürüvvet Hanımlar bizim ailemiz, bizim komşumuzdur. Bizler ailelerimizi ve komşularımızı unutmadık, bundan böyle de unutmayacağız.(Dökülen kan da bizim kanımızdır)

Rumlar, 1974 yılında, ENOSİS’i gerçekleştirmek amacıyla harekete geçtiler. Ancak bunu yaparken, karşılarında garantör, ülke Anavatan Türkiye ile onun ayrılmaz bir parçası olan Kıbrıs Türk halkına bulacaklarını hesaba katmamışlardır.

Kıbrıs Türkü’nün var olma mücadelesi, şanslı direnişi ve Anavatan Türkiye’nin, 1960 Kıbrıs Antlaşmalarından kaynaklanan garantörlük haklarını kullanarak, gerçekleştirmiş olduğu, 1974 Kıbrıs Barış Harekatı ile Kıbrıslı Türkler özgürlüğüne kavuşmuştur.

20 Temmuz sabahı doğan güneşle birlikte harekata katılan askerlerimiz, şehitlik ve gazilik mertebesine erişirken, Kıbrıs Türk halkı özgürlüğüne kavuşmuş,Yunanistan’daki cunta yönetimine son verilmiş, adada, barış, huzur ve güven ortamı sağlanmıştır.

Bu bağlamda Aziz şehitlerimizin kıymetli aileleri ve kahraman gazilerimiz bizlere en büyük emanettir. Bugün gerek ülkemizde, gerekse Anavatanımızda şanlı bayrağımızın altında huzur içinde yaşıyorsak bunu, aziz şehitlerimize ve kahraman gazilerimize borçluyuz.Bunun hiç kimsenin unutmaması gerekmektedir. Kahraman gazilerimiz, iyi ki varsınız.

Takdim edilen madalyalar bizim sizlere minnet borcumuzdur. Ancak şehitlerimize ve gazilerimize ne kadar dua ve minnet etsek de haklarını asla ödeyemeyiz. Sağ olun var olun.

Bu duygu ve düşüncelerle başta ulu önder Mustafa Kemal Atatürk, özgürlük mücadelesi liderimiz Dr. Fazıl Küçük ve kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf Raif Denktaş olmak üzere, Kıbrıs Türkü’nün  varlığı ve özgürlüğü kavuşması uğruna şehit olan aziz Mehmetçik ve Mücahitlerimizi rahmetle ve minnetle anıyor, hayatta olan siz kahraman gazilerimize sonsuz şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu.

Konuşmaların ardından gazilere madalya ve beratları verildi. 

Bu haber toplam 500 defa okunmuştur.
Etiketler:
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Henüz yorum eklenmemiştir.
Yeni Doğuş Gazetesi ©1986 - Tüm Hakları Saklıdır, Kaynak Gösterilmeden İçerik kopyalanamaz.
Oluşturma süresi(ms): 4