:

:

:

Sandık Kokusu,,,

25 Mayıs 2023 Perşembe 16:12
Meryem DURAK
Sandık kültürümüzün önemli bir unsurudur.
O eski sandıklar açılınca yapıldığı ağaca göre değişen kendine has güzel kokular yayılırdı. Sanki büyülü bir kokusu vardı benim için. Hala da öyledir. Mis kokulu sandıkların.
Şimdilerde yok, kasalar var ama eski evlerin baş unsurlarından biri sandıktır.
Evlerin kasası gibi, en değerli görülen şeylere korumalık ederdi
İrili ufaklı bohçalar yapılır özenle sandıktaki yerini alır ve özenle saklanırdı.
Dedenin silahı, gelinin altınları dahi içinde yerini bulurdu.
Sanki sandığın kapağı açılınca sihirli bir dünyaya yolculuk başlayıverirdi. 
Köydeki evimizde ön yüzü işli tamamı el yapımı tüm ağaçlardan yapılmış mis kokulu bir sandığımız hala duruyor.
O’nu açmak benim için inanılmaz bir zevktir. Heyecanlanırım.
Orada sadece eşya yoktur ANILAR vardır.
En çok da anama kesilen esvaplardan kalanlar beni heyecanlandırır.
Şu bilmem nereden, şu dokumayı falanla dokuduk, şunu baban şu zamanda almıştı diye anılar yaşar gözümüzün önünde.
Küçücük heybelerin gözüne gizlemiş hatıralar dökülür önümüze, hikâyeler anlatılır uzun uzun.
İpleri nasıl boyadıklarından tut, kimden nasıl yumaklar alınıp kanaviçelerin kimle işlendiğini dinlemekte ayrı zevkti.
***
Kızı tuzla çeyizi düzle derlerdi ve bohçalar oluşturulmaya başlanırdı.
Değişik bohçalarda neler olmazdı ki.
En önemlileri ise üç bohça olur kültürümüzde.
Birincisi çocuklar doğacak diye KUNDAK bohçası. Gelecek bebeğin muştusu alınınca hazırlık yapılır, örgüler, tülbentle, belekler, bezler bebek için ne gerekli olursa bohçaların sandıkta yerini alırdı.
İkincisi dedik ya kızı tuzla çeyize başla diye, kız çocuğuna evlilik hazırlığı olarak hazırlıklar başlar bohçalara dizilir sandıkta yerini alırdı.
Oyasından danteline, kanaviçesinden peşkirine, geceliğinden çarşafına, yün örgüsünden dokumasına bohça, bohça sandıklara doldurulurdu.
Üçüncüsü ise ölüme hazırlık yapılır kefen bohçası hazırlanırdı.
Nenem kefen bohçasını zaman zaman açar kontrol ederdi. Bazen içine yeni yağlıklar ekler veya birine bir ihtiyaç olduğunda çıkarır verirdi.
Bir hüzün sarardı her yanımı neden yapıyorsun sen ölme dediğimde bana güler ebedi dünyaya giderken giyeceklerim hazır olsun derdi.
Ama kime niyet kime kısmet çocuklarımı kendi hazırladığım kefillere sardım da derdi.
İşte böyle bir sandığın içine bir ömür bir dünya sığdırırdı nenelerimiz.
Ondandır belki sandıkları sevmem.
Kalın sağlıcakla__  __Meyrem’ce

 

Bu yazı toplam 1648 defa okunmuştur.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın diğer makaleleri
  • Köpek…23 Kasım 2024 Cumartesi 13:16
  • Topluca çıldırdık.4 Ekim 2024 Cuma 18:09
  • Aç Ayı Oynamaz...!!!5 Nisan 2024 Cuma 13:55
  • Nereye Evriliyoruz???18 Ocak 2024 Perşembe 17:11
  • Evlat Kölesi Olduk...23 Eylül 2023 Cumartesi 12:05
  • Çocukluğuma misafir oldum...18 Temmuz 2023 Salı 16:26
  • Sandık Kokusu,,,25 Mayıs 2023 Perşembe 16:12
  • YAP_TI_LAR…!!!8 Mayıs 2023 Pazartesi 18:12
  • Deprem İçimizden Geçti25 Şubat 2023 Cumartesi 10:42
  • Dil Dillenirken...7 Aralık 2022 Çarşamba 09:38
  • Tüküremeyin Emi…29 Kasım 2022 Salı 16:20
  • Gözler Ah O Gözler…12 Ekim 2022 Çarşamba 17:37
  • Çocukluğumun Kıbrıs’ı !!!16 Nisan 2021 Cuma 13:37
  • Çıplak Tasarım!!!30 Mart 2021 Salı 17:17
  • Değirmen Yolu Karanlık9 Şubat 2021 Salı 14:41
  • KÖR AKIL..25 Ocak 2021 Pazartesi 12:15
  • Rasim Dokur ve Atatürk19 Kasım 2020 Perşembe 11:14
  • Ateş Alamaya Geldim4 Eylül 2020 Cuma 13:01
  • Kadınları Yazmakla Bitmez15 Ağustos 2020 Cumartesi 11:22
  • Evde Dönüşüm7 Mayıs 2020 Perşembe 11:40
  • Yeni Doğuş Gazetesi ©1986 - Tüm Hakları Saklıdır, Kaynak Gösterilmeden İçerik kopyalanamaz.
    Oluşturma süresi(ms): 1