Evet, ömrüm mürekkeplere dokunarak geçti.
Büyük şairler bana önder oldular.
Güneşi iki renk görürdüm.
Biri sabah, birde akşam gün batarken görürdüm.
Yani her gün güneş bana iki renk gelirdi.
Şimdi bulutları görüyorum.
Çünkü dışarı çıkmadığım günler oluyor.
Tarsus’ta okuma oranı çok düşük.
Tarsus’ta açılan okullar olmasa.
Bulutları bile göremeyeceğim.
Tarsus’ta şimdi her taraf, yollar, kaldırımlar arabalarla dolu.
Bilhassa dar sokaklarda arabalar karşılıklı park yapıyorlar.
Adam gelmiş.
Belediye’nin önünde kendini yakmış dediler.
Ulan gel sokak aralarında kendini Yak (!)
Bak Tarsus ne hale geliyor.
Bazen diyorum ki.
Bu kadar arabalar hepsi Tarsusluların mı?
Hiç zannetmiyorum.
Tarsus’ta arabaların bile park yeri yok.
Salla parti apartmanlar var.
Birde diyoruz ki.
Bene hep yazıyorum.
Tarsus 54 vilayetten büyü diye.
Acaba ben mi büyük görüyorum bu şehri.
Demek ki yetkililer görmüyorlar.(!)
Görmez olurlar mı?
Gören görüyor.
Araba park edenler görmüyorlar.
Eskiden ÖMÜR ayranı diye ayran satarlardı Tarsus’ta kaldırım kenarlarında.
Acaba yıllar evvel ömrüm mürekkeplere dokunduğum için mi bana öyle geliyor.
Tarsus’ta eskiden ŞALGAM satarlardı.
Şimdi oda yok.
Acaba Tarsus neden böyle değişti?
Gelin artık siz karar verin.
Ben karar veremiyorum Ö M R Ü M.