Son günlerde yaptığımız Kanal İstanbul tartışmasının arkasında ne var? Kanal İstanbul’un bilinmeyen ikinci bir proje daha ortaya çıktı… Kanal İstanbul’un çevreye vereceği tahribatlar ve olası İstanbul depremini tetiklemesi yönünde ve toplumsal ekonomik yönden yapılan analizlerin ortaya çıkardığı Kanal İstanbul’un Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin kurallarını deleceği, bununda ulusal çıkarmalarımız yönünden sakıncalarının olacağı açıklandı… Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin bütünlüğü ve buna bağlı olarak Çanakkale Boğazı’nın da dâhil olduğu sözleşmenin delinmesinin söz konusu olamayacağı belirtildi. Kanal İstanbul’un ÇED raporu incelince konunun ne kadar önemli olduğu anlaşılıyor…
Raporda ‘Zincir bozan-Gelibolu üzerinden, Saros Körfezi’ne bir kanal daha açılması tavsiye ediliyor. Böylece, Ege denizinden geçecek bir askeri gemi, Çanakkale Boğazı ve İstanbul Boğazı’nı kullanmadan Karadeniz’e çıkmasına bir engel kalmayacak… Bu konu üzerinde ilk açıklamayı Cumhuriyet Gazetesi dış politika yazarı Mehmet Ali Güllerin açıklaması ile öğrenildi…
Güller,”Kanal İstanbul’un ulusal güvenliğimizi ve Karadeniz’i bir barış denizi olarak korumaya karşı açık bir tehdit olacağına dikkati çekti… Demek ki; Çanakkale’de bir kanal açılması, Kanal İstanbul adı verilen projenin çok kapsamlı bir plan olduğunu göstermektedir. Kanal İstanbul’un açılması ile Montrö Boğazlar Sözleşmesini delmek isteyenlerin savlarının uygulanmasının mümkün olamayacağı ortaya çıkıyor… AKP’nin bu konuda ısrarcı olmasının yarattığı bilinmeyen arka planı Kanal İstanbul’un önemi ortaya çıkmış oluyor…
TÜRKİYE’NİN DENİZ SINIRLARI KAPARIYOR…
Türkiye Ege’de Yunanistan, ABD, İsrail, Mısır devletlerinin ulusal çıkarlarıyla kuşatılmış durumda olduğu bilinen bir gerçek! Kanal İstanbul ile Çanakkale Boğazı yeni bir proje haline dönüşmesi, Türkiye’nin Karadeniz’den kuşatılması düşüncesinin getireceği tehlikenin boyutlarını görmemiz gerekir! Kanal İstanbul, Kanal Çanakkale ile değerlendirilince; bu projenin bir getiri projesi olmadığıdır! Bu proje Türkiye’nin ulusal geleceğini yok edecek birinci derece çok önemli stratejik proje olduğu ortaya çıkıyor… AKP iktidar oluşu ile başlayan engellemelerle uğraşan bir Türkiye var! Türk ulusu ne zaman huzuru, mutluluğu yaşayacak? Suriye ile başlayan seyahatin faturası daha bitmeden, Libya seyahatine çıkıldı… Sonrası Tunus, Cezayir, Fas ve diğer Osmanlı topraklarına sıra mı gelecek? Nasıl olsa(!) eski Osmanlı toprakları olunca; iştah kabarabilir!
Daha sonrası ne olacak?
GÜNÜN SÖZÜ: TÜRKİYE, AKP İKTİDARI İLE BAŞLAYAN OSMANLAŞMA DÖNEMİ İÇİN NE YAPACAĞINA KARAR VERECEK OLAN TEK ADAM: ERDOĞAN’IN SALTANAT KAYIĞI İLE GİDİYORUZ ! (Mehmet AKTOPRAK)
