:

:

:

UYKUDA GÖRÜLEN UYKU APNESİ VE HORLAMA

17 Haziran 2019 Pazartesi 16:29
Mehmet AKTOPRAK

Tıp sektörünün gelişimiyle tedavi edilemeyen hastalıkların bugün tedavisi yapılıyor… Bugün uykunun basit bir dinlenme olayı olmadığı halde, birçok yaşamsal faaliyetin uyku sırasında düzenlendiği bilinmektedir. İnsan yaşamının yaklaşın üçte birinin uykuda geçtiği düşünülürse, yaşamımızın uzun bir dönemini oluşturan bu sürenin de tıpkı uyanıklık dönemi gibi sağlıklı ve normal şartlar altında devam etmesi oldukça önemlidir..                                                                                              

Uyku bozukluklarının, hem toplum hem de kişisel olarak ciddi sağlık problemlerine, ekonomik kayıplara yol açtığı bilinmektedir… Bilimsel olarak uyku; vücudumuzun, organlarımızın yenilendiği ve aşağıdaki işlevlerde önemli olduğu düşünülmektedir;                                                                                          

* Vücudun yenilmesi ve çocuklarda büyüme hormonunun salgılanması,                                                       

*Metabolik enerjinin korunması, bedensel olarak dinlenme, *Organların fizilojik onarımı,                                                                                                                       

*Entelektüel performansın korunması, öğrenme ve hafıza,                                                                           

*Sinirsel yenilenme, ruhsal dinlenme yapılacaktır..                                                                                 

UYKUDA GÖRÜLEN SOLUNUM BOZUKLUĞU: HORLAMA HASTALIĞI…                                                                                 

Toplumda pek üstünde durulmayan, çoğu zaman normal olarak karşılanan ve sosyal sorunlara yol açması dışında gereken önem verilmeyen bir hastalık konusudur… Üst solunum yollarındaki kasların gerginliğinin azalması sonucu dilin arkaya kayarak diğer gevşek dokularla beraber titreşime yol açması; horlama sesinin çıkmasına neden olur. Yumuşak damağın ve küçük dilin normalden uzun olması, büyük bademcik ve geniz eti ya da burundaki darlıklar da horlamayı tetikler… Horlama sıklığı yaş ve kilo alımı ile önemi artmaktadır. Vücudun oksijen ileten hava yollarının tam olarak açık olmadığını gösterdiği için önemli bir belirtidir..                                                             

UYKU APNESİ NEDİR?                                                                                                                                                      

Apne kelimesi Yunanca’ da soluksuz kalmak anlamına gelir… Uyku Apnesi, uyku sırasında tekrarlanan solunum durmaları ile oksijen düşmeleri ve uyku bölünmelerine neden olan, ani ölüm riski oluşturan, birçok vücut sistemini ilgilendiren ciddi bir hastalıktır..                                                                

UYKU APNESİNDE GÖRÜLEN BELİRTİLER…                                                                                                        

Uzun zaman devam eden horlama, gündüz aşırı uyku hali veya uykuda fark edilen gece uykuda solunum durması en tipik üç bulgusudur…  Birde yorgun/dinlemeden uyanma, sabah baş ağrıları, gece boğulma hissi ile ya da çarpıntı da sıkça olur. Halsizlik, gece sık tuvalete kalkma, depresyon ve sinirlilik diğer görülen bilgilerdir… Uyku hastalıklarına bağlı gündüz artmış uyku hali, hastaların işleri yapmasını engelleyecek onları başarısızlığa sürükleyebilir. Uyku Apneli hastalarda genellikle sosyal yaşamlarında azalma, ruh sağlığı ve kişinin kendi enerjisinin azaldığını hissetmesi gibi sorunlar tedavi ile düzeltilmesi mümkündür…                                                                                                                  

YRD DOÇ. DR ADNAN USALAN GÖGÜS HASTALIKLARI UZMANI VE UYKU ARAŞTIRMA UZMANI…

Anlatmaya çalıştığım konu uzmanı olan Yrd. Doç. Dr. Adnan Usalan ile konuştuğumda kendimde gördüğüm uyku düzenimi anlattım… Teknisyen arkadaşı çağırdı ve boş yatak olup olmadığını sordu? –Mehmet Hoca, için bir yatak hazırla ve cumartesi günü saat: 22’de davet et! Bu ara verilen bir kitapçıkta konu ile ilgili bilgileri okudum ve anlatılan bilgileri harmanlayarak yazı şekline getirdim… Cumartesi günü geldiğinde daveti aldım ve Medikal park Tarsus Hastanesi Acil serviste teknisyen arkadaş bekliyordu… Acilde kan alındı ve göğüs filmi çekildi… Bu işlemlerden sonra 7. Katta çıktık ve odaya girdiğimde şaşkınlık içinde kaldım… Geniş bir oda ve bir masa, çok rahat ortopedik yatak, soyunma dolabı ve müstakil modern bir tuvaleti olan odanın içinde bir tv olduğunu gördüm… Teknisyen gerekli cihazları vücuduma monte etti ve direk olarak ekranda vücudumun vereceği tepkiler izlenmeye alındı. Sabah saat: 7.30’da işlem bitti ve üzerimdeki cihazları çıkardı… Bu işlemi görmediğim için bende, tedirgindim…  Ancak o kadar kolay bir işlem ki, yatağınızda uyurken; vücudunuzun tepkilerini haberiniz olmadan kayıt altına alınıyor… Ve… iki hafta sonunda teknik bilgileri Adnan Hocam, hastalara en ince detayına kadar anlatıyor… Yapılması gereken tedavi şekli bu seans sonunda belirleniyor ve tedavi başlıyor..                                                                                                                                                           Uygu Apsesi bir hastalık olduğunu unutmayalım… Bu konuda korkmaya gerek yok… Kısa bir zaman içinde Yrd. Doç. Dr. Adnan Usalanı ziyaret ettim.. Hastalığım ile ilgili öğreneceğim bilgiler sayesinde, bu hastalıktan kurtulmanın mümkün olduğunu hatırlatmak isterim..                                                                                                                              

GÜNÜN SÖZÜ: MEDİCAK PARK TARSUS HASTANESİ SAĞLIK KONUSUNDA TIPTA YAPTIKLARI ATILIMLARLA HASTALARINA ŞİFA DAĞITIYOR…  Yrd. Doç. Dr. ADNAN USALAN’A TEŞEKKÜR EDERİM…(MEHMET AKTOPRAK)

Bu yazı toplam 423 defa okunmuştur.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın diğer makaleleri
Yeni Doğuş Gazetesi ©1986 - Tüm Hakları Saklıdır, Kaynak Gösterilmeden İçerik kopyalanamaz.
Oluşturma süresi(ms): 2