Teknolojinin gelişmesi ile başlayan sosyal yaşamı yaşamak, yaşatmak içinde bu ortama uymak! Düne kadar, Tarsus-Bursa yolu benim, için çekilmeyen zorunlu saatlerin koltuğa bağladığı o günlerimi ; tekrar yaşamak istemem… Uçan Kuş’un Adana-İstanbul arasını bir saat 15 dakikada alması sayesinde, rahat bir yolculuk yapıyorum. İstanbul’da kaldığım sürenin bitmesiyle başlayan İstanbul-Mudanya deniz yolunu İDO veya BUDO deniz otobüsleriyle 2 saat sonunda Mudanya iskelesinde iniyorum… Bu yol trafiği sonunda yorulmadan daha emin bir yolculuk sonunda gidiş- gelişimi tamamlıyorum.. Her gidiş ve gelişimde bu yol haritasını izliyorum… Hep ekonomik hem de, rahat bir yolculuğun sonunda Tarsus-Adana-İstanbul’a kolayca ulaşıyorum… Gelişte ise, Mudanya-İstanbul deniz otobüsü sonunda eve varıyorum… Burada bir kaş hafta dinlenerek, soluklanıyorum… Günü geldiğinde İstanbul-Adana hava yolu sayesinde Tarsus’a rahat ,huzurlu ve sakin bir yolculuk sonunda varmış oluyorum..
MUDANYA SÜRECİNDEN SONRASI…
24 Ağustos 2019 tarihinde Mudanya- Güzelyalı İDO iskelesinden hareket ettik… Yenikapı’da inecekler indi. Tekrar rotamız olan Kadıköy iskelesine deniz otobüsü yanaştı… Bu deniz yolculuğumuz sonunda ayaklarımız yere bastı. Gelen taksi ile eve geldik… Bu konuyu yazmamın tek bir nedeni, rahatlığı açısından tercih nedenim oldu… Otobüs yolculuğu uzun olduğu kadarda, yorucu olmasının verdiği sorunları yaşamıyorum. Otobüs yolculuğu yapacak olanların sabırlı, sağlam olmaları gerekli… Hele! Prostat hastası, olanların uzun otobüs yolculuğa dayanmaları çok zor. Ben, bu konuda çok sıkıntı çektim…
UÇAK VE DENİZ OTOBÜSÜ İLE DAHA RAHATIM…
Sabiha Gökçen Havaalanında hareket ettikten sonra bir saat 15 dakika sonra Adana Havaalanına indik… Havalandıktan sonra bulutları izlemek veya bir kitap okuyarak gökyüzünde dolaşmak çok zevkli ve güzel bir duygu! İlk defa okuduğum” 1944 Arabat Türkleri” kitabını yol boyunca okudum…
Eski Rusya’da yaşayan; Türklere, Ermenilere, Kürtlere kıyım yapıldığını anlatan bu kitabın yazarı olan Murat Soysal 1960 yıllarını yakinen yaşamış bir devrimci… Bu kitap yoğun bir araştırma sonucunda, Rusya’da ve Türkiye’de geçen günlerin kitaplaşması uzun bir süreç içinde geçmiş. İlerleyen günlerde bu yazarın kitabı ile ilgili bir analizi yapacağım… Otobüs, Deniz Otobüsü ve Uçakla yapılan yolculukların en güzel yanı, elinizdeki kitabı zevkle okuyalım. Finlandiya, ulus olarak en çok kitap okudukları bilinir… Kitap fiyatları çok ucuz… Her türlü kitabı alarak okumanız mümkündür… Okunan kitaplar atılmaz, her yerde okunan kitapların bırakılacağı yerler var. Buradan da kitap alarak yol boyunca okumanız mümkün… Okuduğunuz kitabı okuma yerine bırakmanı sistemin bir parçası olduğunu hatırlatırım! Türkiye’de kurulmak istenen bu sistem işlemedi… Hastanelerde hastaların faydalanacağı okuma yerleri neden yapılmaz? Hastaların tedavi süresi içinde bu kitapları okuyarak ,beyinsel düşüncenin geliştirmesi mümkün olur! Bu konuda birkaç hastane baştabiplerine evimdeki kitaplarla bir okuma zinciri kurmak istediğimi söyledim. Ne yazık ki, bu teklifime cevap alamadım… Milli Eğitim Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı arasında “ okuma kitaplığı” anlaşması ile kitap ilen okuma alışkanlığı yaratılabilir… Uçak dedik! Deniz Otobüsü dedik! Kitap okuma alışkanlığı Türk insanın en çok ihtiyacı olmalıdır. Okumak ve yazmak ancak, Kültür ile gelişir ve geliştirilir! Uçaklarda, Gemilerde, trenlerde “ kitap okuma yerleri” olması halinde yolculuğun nasıl geçtiğini yolcular anlamazlar…
GÜNÜN SÖZÜ: KÜLTÜR HİÇ KİMSENİN TEKELİNDE DEĞİLDİR! ÖNEMLİ OLAN ALIP OKUMALI!(Mehmet AKTOPRAK)