Rusya Genelkurmay Başkanı Valery Gerasimov’un NATO ‘nun Baltık ülkeleri, Polonya ve Karadeniz’de artan askeri varlığının, büyük çaplı bir savaşın habercisi olduğunu açıkladı… Rusya’nın bu çıkışının altında yatan nedenler neler olabilir? *Rusya 1936 tarihli Montrö Boğazlar Sözleşmesi Konusunda, Türkiye kadar hassas olan “Montrö Lobisi” olarak bilinen ülkelerin varlığıdır. Türkiye’nin Libya’ya asker gönderme ve İstanbul Kanalı Projesini tartışırken, kaybettiklerimizi göremiyoruz! Hala AKP’nin Lozan Barış Antlaşması’nı hezimet olarak görmesiyle başlayan tartışmanın varacağı yer neresi olabilir?
NATO’NUN AMACI RUSYA’NIN YANLIZLAŞMASI...
NATO’nun, Rusya’yı çevrelemeye yönelik planı yeterli olabilecek mi? Karadeniz sahilinde Türkiye, Romanya, Bulgaristan ülkelerin varlığı var… Bu alan içinde bulunan Ukrayna, Gürcistan’ı NATO’ya alınmak isteniliyor. Bu planın uygulanmasına engel olan Rusya var… Rusya’nın çıkışının ilk adımı bu planın uygulanmamasıdır. AKP’nin ısrarla üzerinde durduğu büyük bir getirim oluşturacağı İstanbul Kanalı Projesini Rusya’nın kabul etmesini düşünmek hayalcilik olur. Bu planı NATO ve ABD’nin desteklemesi ile ortaya çıkacak olan getiriminden faydalanmasının sağlayacağı katılım! ABD, İstanbul Kanalı sayesinde Montrö Boğaz Sözleşmesi’ni devre dışı bırakmasına destek vereceği düşüncesiyle; Rusya’yı endişelendiriyor… Bu Karadeniz’in en büyük toprak parçası ile nüfusuna sahip olan Rusya’nın kenara çekilmesi beklenemez! Son yıllarda Boğazlardaki gemi trafiğinin azaldığını söyleyen bir AKP dillendirmesi var… Bunun temelinde enerji naklinde boru hatlarının ve petrol ve sıvılaştırılmış doğalgaz taşıyan tankerlerin yük taşımacılında ihtiyaç duyulmayacak olmasıdır. Ayrıca, boğazların dünyanın en yoğun tanker geçişinin olmadığıdır. Hürmüz Boğazı, Malakka Boğazı, Süveyş Kanalı, Bab’ül Mendep Boğazı’nın gerisinde kalmasıdır. Bu boğazların strateji açıdan gemi deniz trafiğinin azalması söz konusudur… Ancak, AKP İktidarı’nın halkı İstanbul Kanalı Projesine ikna edebilmesi için, ortaya atılan gereksiz olduğu kadarda; saçma düşünceler manzumesidir.
KATAR EMİRİ’NİN ANNESİ…
Konunun en can alıcı noktası Katar Emir’inin annesinin İstanbul Kanal üzerinde topladığı 44 dönüm araziyi almasıdır. Burada oluşturulan getirimin sayesinde yaratılmak istenilen hâkimiyetin geniş bir alan içine yayılmasının sağlanmasıdır. Acaba! Bu alan içinde Katarlıların aldıkları gayrimenkullerin toplamı yüzölçümü 795 bin metreyi buluyor… Türkiye’nin toprağı bu kadar zenginse AKP iktidarı bu toprakları Katarlara, Suudi Arabistanlılara, Kuveytlilere, Iraklılara, Birleşik Arap Emirliklerine satılması tesadüfü olabilir mi? Araplaşmak için uğraş veren AKP iktidarı bu toprakları satın alan ülkelerin vatandaşlarına bakıldığında Arap ırkından gelenlerin itibarlarına göre mi satıldı? Bu projenin Türkiye’nin başına açacağı felaketin sesleri geliyorum diyor! Uyanmayan bir toplum olduk! Çok yazık! Muhalefetinde sesi çıkmıyor!!!
GÜNÜN SÖZÜ: BU PROJENİN YAPILMASI İLE BİRLİKTE SALTANAT KAYIĞI İSTANBUL KANAL’INDAN KARADENİZ’E AÇILMASI MÜMKÜN GÖRÜLÜYOR! (Mehmet AKTOPRAK)