Evet, yıllarca bu şehir ölü bir şehir olarak anılırdı.
Bütün mahallelerde.
Çarşıda kahvehaneden başka bir yer yoktu.
Aşağı yukarı şimdi de öyle.
Kahvehane açmak için torpilde vardı.
Tarsus akşamdan sonra o zamanlar karanlığa gömülürdü.
Şikayetler üzerine lütfen ampul gönderilir bazı torpilli mahallelere ampul takılırdı.
Zifiri karanlıkta evlerine giden gelen olurdu.
Şikâyet edildiği zaman.
Tarsus derdi ki Mersin bize ampul göndermiyor.
Bazı mahallelerde elektrik direklerinde ampul yoktu.
Bunu yıllarca çektik.
Zaten çarşıda kimseyi göremezdiniz.
Herkes mahalle kahvehanelerine giderdi.
Bazılarında kumar oynatılırdı.
Bazıları oynatmazdı.
Kumar yakalandı mı.
O kahvehane bir müddet kapatılırdı.
Bu şehirde şimdi canlılık var mı?
Eskinin alışkanlığı şimdi herkes akşamda eve kapanılır.
Şimdi bir canlılık var mı?
Maalesef yine yok.
Bir çok ruhsatlar verilmiyor.
Neden?
Efendim içki satılır diye vermiyorlar.
Sen bazı konulara ruhsat vermezsen.
Elbette birçok Tarsuslu, Mersin’e Adana’ya gidiyor oradan ev alıyor veya kirada oturuyorlar.
Şimdi Şevket Can.
Tarsus’a bir canlılık getirecek.
Tarsus’u Venedik yapacağım diyor.
Bekleyeceğiz.
Yapılanları göreceğiz.
Yapılanlar gün batımı kapatılırsa.
Tarsus yine köy olur.
Bakalım bu köylükten nasıl kurtulacağız.
Yine Mersin’e, Adana’ya gitmek icap edecek miyiz?
Sabırla bekleyip göreceğiz.
Sadece Venedik gibi kayığa binersek.
Gündüz bineri.
Akşamdan sonra herkes evine…