Balkan Türklerinin Soykırımını anlayabilmek için önce soykırımı anlamamız gerekir! İdeolojik bir gücü olmayan Soykırımın gerçekleşmesi mümkün değildir! İdeolojisiz bir soykırım olamaz… Çünkü Soykırım devlet erki, askeri silahlar, kültürel ve bilimsel düşüncenin kitle seferberliği olmadan başarıya ulaşamaz! Hala soykırım sistemli ve eşgüdemli bir eylemdir. Bu gibi hareketlerin salt bir devlet suçu değil kitlesel bir suçtur… Türk Soykırımı’nın kökeninde büyük bir ideolojik düşüncenin ürünü olabilir. Kökenleri köktendinci, ırkçı temizlik ideolojine dayanabilir. Irkçılık modern bir olgu kabul edilebilir mi? Batıyı oluşturan ülkelerin İmparatorluk düzeyine çıkmayı başardıkları 15yy.daki coğrafi “keşiflerle” kurulu “sömürgeci imparatorluklar” ile birlikte Batının aydınlanması ve çağdaş ırkçılık ortaya çıktı… Soykırımın çıkış noktasının ideolojik tapı taşı olan ırkçılık anlayışının yanlış duruşu olabilir! Öncelikle dinsel soykırım bir ideolojinin varlığı Avrupa’da ortaya çıkması tesadüfü olabilir mi? 11.yy da ortaya çıkan soykırım Haçlı Soykırıma dönüştü… Birde soykırıma hedef olan Türkler ve Müslümanlara karşı yürütülen dinsel v e insanlık adına ayrımcı bir Avrupa lig’in karşısında bütünleşmiş güçleri birleştirmek olmalıdır!
BATI IRKÇILIĞI ÜÇ TEMEL GELENEKTEN BESLENİR…
Bu üç temel geleneği anlatmaya çalışalım…
*Türk Düşmanlığı: Kilisenin yarattığı Hun gücü ile başlayan Türk düşmanlığı korkusunu körükleyerek yarattıkları Müslüman ve Hıristiyan dünyasını karşı karşıya getirilmesi ile başlayan İdeolojik Soykırım başlamış oldu! Haçlı katliamı ve Osmanlı düşmanlığı bu günlere gelindi. Avrupalı Atilla başarılı olsaydı(!) bugün Avrupa çok dinli ve çok kültürlü bir coğrafi durumda olacaktı. Vatikan’ın yarattığı düşmanlığı kinlendiren duruşun yarattığı ideolojik soykırımın sonucunda Hıristiyanların Müslümanlara karşı kindar düşmanlık yaratıldı! Avrupa’ya şimdiye kadar Türklerin Soykırım ile ilgili yaptığı etkisiz kalan tepkisi oldu! Avrupa her dönemde ırkçılığı besleyen ve köklü ve gelenek olarak hala bir kindar Türk düşmanlığı devam ediyor..
*Yahudi Düşmanlığı: Vatikan’ın yarattığı dini ve mezhep ürünü her dönemde batı için sorun oldu… Yahudi kapitalizm sürecinde Avrupa ile bütünleşebildi. 19yydaki modern ırk teorileri Yahudileri Doğu’ya ait bir düşman olarak yeniden tanımladı… Avrupalı Yahudi düşmanlığını her döneminde doğu’ya ihraç etti. Böylelikle Batı, Yahudi düşmanlığını suçunu tarih boyunca hiçbir sistematik Yahudi düşmanlığı yapmayan Müslüman ülkelerine mal etmeye çalışır!
*Zenci ve Yerli Düşmanlığı: Batı’nın sömürgecilikle başlayan bir olgusudur… Batı’nın soykırımına uğrayan Kızılderililer ve Afrika yerlileri ortaya atılan iddialar ve efsanelerin Türkler için üretilen senaryoların aynı olmasıdır! Renk veya yerli ırkçılığı Türk düşmanlığının üretilmesiyle başlar. Batı medeniyetini, dilini ve dinini özümsediği sürece ayrımcılığa tabii olmaları kaçınılmazdır..
50 yıldır Batı, Yahudiler ve renkli ırklarla bir bütünleşme ile başlayan barışma başlamıştır… Türkler ve Müslümanlık olunca bu bütünleşme uygulanmadı. Hala Türkler ve Müslümanların kimliklerini Batı’ya karşı korumaları devam ediyor… Türk Soykırımın temelinde olan Batı ırkçılığı ve köktendinciliği bir tür ırkçılığıdır. Bu ideoloji Anti-Türkizm ya da Türkofibi olarak tanımlanır… Balkan Soykırımı özellikle Osmanlı düşmanlığını canlandırdığı bir Anti-Türkizm sonucudur. Batı’nın Hunlara hayran duydukları isteklerinin düşmanlığına esas kaynağıdır.. GÜNÜN SÖZÜ: BATI’NIN “ TÜRK SORUNU “ BU YÜZDEN BİTMEMİŞTİR! ( Mehmet AKTOPRAK)
