Bayram derken, bayramın son günü Babalar günü idi.
Hem bayramlaşırdı.
Hem de Babalar günü kutlandı.
Ben yıllar evvel baba olduğumda böyle bir kutlama yoktu.
Ne ise.
Yaşadıkça daha “neler kutlayacağız?” bakalım.
İster misiniz?
Bir de ağabey günü çıksın.
Derken ablalar günü olsun.
İşimiz gücümüz kutlama olsun.
Halbuki çocuğumuz olduğu zaman böyle kutlama yapmıyorlar.
Evlere geliyorlar.
Kaynar içiyorlar.
Hediyesini getiren getiriyor.
Getirmeyen ALLAH analı babalı büyütsün diyor.
Bize de ÂMİN demek düşüyor.
Daha kutlayacağımız çok şeyler var.
Tabi bayramlar bunların dışında.
İnsan düşündükçe neler icat ediyor?
Mesela bizim çocukluğumuzda anneler ve babalar günü kutlaması yoktu.
Sadece dini ve milli bayramları kutlardık.
Şimdi düşünüyorum da.
Ben doğduğumda acaba ne demişler?
Eve gelenler bir şeyler içmişler.
Bir iki çaput getirmişlerdir.
Demek ben çaput gününde mi doğmuşum?
Yok.
Analarımız altımıza koyacak bez bile bulamamışlardır.
Mahallelerde çocuk toprağı satılırdı.
Kıçımıza onu koyarlardı.
Şanssız günde doğmuşuz.
Acaba nasıl dayanmışız?
Demek ki.
Her devrin bir zor günü varmış.
Birde gayet güzel yöne varmış.
Şimdi güzel günde yaşıyoruz.
Biz değil anne ve baba.
Yeni doğanlar yaşıyorlar..