SIKINTILI VE SICAK HAVALARA DİKKAT EDELİM…HAVALARIN ISINMASI İLE BAŞLAYAN YORGUNLUK VE HALSİZ YAŞAMI YAŞAMAYA ÇALIŞIYORUZ… BAHAR AYLARININ BİTİMİ İLE BAŞLAYACAK,YAZ SICAKLIĞI BU SENE SAĞLIĞIMIZI BOZABİLİR…
Bugünlerde havaların sıcaklığı ile başlayan bölgelerin dereceleri arasındaki sıcaklık farkları var… Güneydoğu, Doğu, Akdeniz, Karadeniz, Orta Anadolu, Ege ve Marmara bölgelerin sıcaklık dereceleri arasında birkaç derece olması bile bölge insanını rahatsız etmeye yeterli. Tarsus, son günlerde sıcak havanın ardından gelen yağmur sayesinde rahatlama imkanı buldu.. Güneş, insanlara verdiği sıcaklığın yanında sevgi ve saygıyı öğretebilse… Çölde hiç dolaştınız mı? Belgeselde çölün kilometrelerce kumla kaplı olmasını heyecanla izliyorsunuz! Bu kumun altında yaşayan binlerce küçük ve tehlikeli hayvanlarında yaşamakta olduğunu öğreniyorsunuz… Develerin sağlıklı ulaşım aracı olduğunu bilmemek mümkün mü? Her hangi Afrika kıtasının bir ülkesinde yaşamak isteseniz; hangi ülkeyi seçerdiniz? Bu konuda Arap Ülkelerini seçmezdim! Denize kıyısı olan birçok Afrika Ülkesi var! Bunlardan birçoğu deniz kenarında bulunuyor… Atlasa bakıp, seçme olanağınız var..
HAVA SICAKLIĞI PSİKOLOJİK OLARAK ETKİLER Mİ?
Düşünün açık havada 50 derece altında çalışması beyinlerin zorlanmadığı söylenebilir mi?Çöl sıcaklığına alışmamış ve soğuk havada yaşayanların çöl sıcaklığına dayanabilir mi? Çöl sıcaklığında yaşayanların kutup bölgesinde yaşaması söz konusu olabilir mi?
Dünyada yaşayan insanların doğduğu ülkelerde yaşama mutluluğu olduğunu düşünüyorum… Türkiye’de yedi bölgeye ayrılmış ve yaşam şartları değişik olması bile birliklerini ayırmıyor. Konuşan dil Türkçe… Tarihi kökler ve kültürleri aynı yerden geliyor…
DOĞU -GÜNEY DOĞU VE ANADOLU BÖLGESİ…
Kışları kar altında kalan, yazları sıcak ve kurak geçen bu bölgelerde yaşam şartları zor olmasına rağmen bu yörenin insanı topraklarına bağlı… Kış aylarında evlerin kar altında kaldığı, evlerin çatısı (galvanizli saç) ile kaplı olmasının avantajı olan çatıya çıkıp, kürekle karları aşağıya itmek yeterli. Devlet yollarının günlerce süren greyder kar savaşı günlerce sürer… Birçok yer kar altında kaldığı olur. Bu yerlerden merkeze gidebilmek için yolların açılması içinde aylarca kar çalışması yapılmasıdır..
YAZIN GELMESİNİ BEKLEMEK…
Yazın gelmesiyle başlayan karın erimesiyle başlayan derelerin, ırmakların akışı doğanın güzelliği değil mi? Karadeniz yöresinin o güzelim derelere ve ırmaklara HES yapılmasını istemeyen yörenin insanın mücadelesi devam ediyor… Karadeniz yayları ile ünlü balın değerini bilenlere ev sahipliği yapar. Türkiye’de olduğu gibi dış ülkelerde tanınan bu yayların zengin doğa güzelliğini görmek için gitmek ve görmek gerekir.. Akdeniz bölgesinde yaylalar ve deniz kenarında yapılmış yazlık evlerde yazı geçiren insanlar… Türkiye doğa açısından çok değerli yerlere sahip olmasını değerlendiremiyoruz. Sadece birkaç yerde dinlenerek, yemek yiyerek, sohbet etme imkânları var… Hafta sonlarında bu yerler dolması ile sosyal yaşam devreye girmekte.. Yazın yorulan bedenin istirahat etmesini sağlayan ailece eğlenilmesi için düzenlenen bu gibi yemeklere önem v eren toplum olduğumuz söylenebilir… Çalışmak ve eğlenmek kültürü olan ülkelerde doğa tahrip edilmez… Kirletilmez! Ağaçlar kırılmaz! Mesire yeri talimatlarına uymalıyız! İşte, bu doğa kültürü Türkiye’de bazı yerlerde yerlere bırakılan çöpler ve pislikler gözleniyor..
GÜNÜN SÖZÜ: KIŞ VE YAZ AYLARINDA DOĞANIN GÜZELLİĞİ UNUTMAYALIM! DOĞA DEMEK HAYAT DEMEKTİR! (Mehmet AKTOPRAK)